Davalar & Makaleler

DAVADAN FERAGAT

06 Kasım 2025

1. GENEL OLARAK

Davadan feragat, davacının açtığı davadan kendi serbest iradesiyle vazgeçmesi anlamına gelmektedir. HMK m.307’de davadan feragat, " davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi " şeklinde tanımlanmıştır. Bu yönüyle feragat, davacının davadaki iddiasını geri çekerek uyuşmazlığın sona ermesini sağlayan tek taraflı bir irade beyanıdır.

Feragat, usul hukuku bakımından davayı sona erdiren bir usul işlemi olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte, feragat yalnızca yargılamayı sonlandırıcı bir işlev üstlenmez; aynı zamanda maddi hukuk alanında da sonuç doğurur. Zira feragat, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. (HMK m.311/1) ve bu bağlayıcılık nedeniyle aynı dava konusu üzerine yeniden dava açılamaz.

Feragat, tamamen veya kısmen yapılabilir.

  • Tamamen feragat, davacının dava dilekçesinde talep ettiği hakkın bütünüyle terk edilmesidir. Bu durumda dava tümüyle sona erer.
  • Kısmen feragat ise, davacının yalnızca talebinin bir kısmından vazgeçmesidir. Böyle bir durumda feragat edilen kısım bakımından dava sona ererken, diğer kısımlar yönünden yargılama devam eder.

2. DAVADAN KİMLER FERAGAT EDEBİLİR?

Davadan feragat etme yetkisi kural olarak davacıya aittir. Çünkü feragat, davacının kendi talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi anlamına gelir (HMK m.307). Davalı taraf, davacının açtığı davadan feragat edemez; ancak kendisinin açtığı karşı davadan feragat edebilir.

Bu yetki hem gerçek kişiler hem de tüzel kişiler için geçerlidir. Tüzel kişilerde feragat beyanı, onları temsil yetkisine sahip organ veya temsilciler tarafından yapılabilir.

Ayrıca davacı adına feragat eden vekillerin, vekâletnamelerinde bu hususta özel yetkiye sahip olmaları zorunludur; nitekim HMK m.74’te açıkça düzenlendiği üzere vekilin feragat edebilmesi için vekâletnamede bu yetkinin açıkça gösterilmesi gerekir, aksi hâlde vekilin feragat beyanı geçerlilik kazanmamaktadır.

3. DAVADAN FERAGAT ZAMANI

Davadan feragat, kural olarak yargılamanın her aşamasında mümkündür. Davacı, dava açıldıktan sonra hüküm kesinleşinceye kadar her zaman feragat beyanında bulunabilir. (HMK m.310/1)

Feragat veya kabul, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat veya kabul doğrultusunda ek karar verilir. (HMK m.310/2)

Feragat veya kabul, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir. (HMK m.310/3)

Yukarıda açıklandığı gibi, hükmün kesinleşmesinden sonra feragat artık mümkün değildir çünkü kesinleşmiş bir hüküm, tarafların iradesiyle ortadan kaldırılamamaktadır. Bu nedenle, feragat beyanı bu aşamadan sonra herhangi bir hukuki sonuç doğurmamaktadır.

4. DAVADAN FERAGAT USULÜ

Daha önce ifade edildiği üzere, davadan feragat davacının dava konusu talepten açık ve tek taraflı irade beyanıyla vazgeçmesi anlamına gelmektedir. Usul hukuku bakımından bu beyan, davayı sona erdiren bir işlem niteliğindedir. Feragat, yapıldığı anda hüküm doğurur; geçerlilik kazanabilmesi için davalının ya da mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (HMK m.309/2)

Feragat, yazılı veya sözlü şekilde yapılabilmektedir. Davacı ya da vekili, duruşma sırasında sözlü olarak feragat edebilir; bu durumda feragat beyanı duruşma tutanağına geçirilerek hâkim ve taraflarca imzalanır. (HMK m.309/1, m.154/1) Bunun dışında, davacı duruşma dışında yazılı dilekçe ile de feragat edebilir. Feragat dilekçesinin mahkemeye sunulmasıyla işlem tamamlanır ve dava sona erer. Bu noktada feragat dilekçesinin davalıya tebliğine gerek bulunmamaktadır. (HMK m.309/1, m.159/1)

Öte yandan, Kısmen feragat hâlinde, feragat edilen ya da kabul edilen kısmın dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (HMK m.309/3) Bununla birlikte, feragat beyanının sonuç doğurabilmesi için kayıtsız ve şartsız olması, davacının gerçek iradesine dayanması ve açıklamanın bu amaca yönelik olduğunun açıkça anlaşılması zorunludur. (HMK m.309/4)

5. DAVADAN FERAGATİN SONUÇLARI

Davanın tamamından feragat edilmesi hâlinde, uyuşmazlık kesin olarak sona ermektedir. Feragat edilen dava, maddi anlamda kesin hüküm etkisi doğurduğundan, taraflar arasında aynı konuda yeniden dava açılması mümkün değildir. Ayrıca, feragat beyanı mahkemeye ulaşıp dosyaya kaydedildikten sonra davacının feragat iradesini geri alması da mümkün değildir. (HMK m.311/1)

Bununla birlikte feragat iradesi, sakatlık halleri nedeniyle geçersiz kılınabilmektedir. Davacının feragat beyanını hata, hile veya korkutma (tehdit) etkisi altında yapması hâlinde, iradeyi sakatlayan sebebin varlığını ispat etmesi şartıyla feragat beyanının iptalini talep edebilmesi mümkündür. Bu durumda feragat beyanı geçersiz sayılacak ve dava kaldığı yerden devam edecektir. (HMK m.311/1)

Davadan feragatin sonuçlarından bir diğeri ise Feragat beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (HMK m.312/1)

Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez. (HMK m.312/2)

6. DAVADAN FERAGAT İLE DAVANIN GERİ ALINMASI ARASINDAKİ FARKLAR

Davanın feragati ile davanın geri alınması, davacının davasından vazgeçmesini sağlayan iki farklı usul işlemidir; ancak hukuki sonuçları bakımından birbirinden ayrılmaktadır. Feragat, davacının dava konusu talepten tek taraflı ve kesin irade beyanıyla vazgeçmesidir. Bu işlem, davalının rızasına ihtiyaç duymaz ve yapıldığı anda kesin hüküm gibi sonuç doğurur (HMK m.311). Dolayısıyla, davadan feragat eden davacı aynı konuda yeniden dava açamamaktadır.

Buna karşılık, davanın geri alınması farklı bir usul işlemidir. Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar ancak davalının açık rızasıyla davasını geri alabilmektedir. Bu durumda, mahkeme dava hakkında “açılmamış sayılma” kararı vermekte ve dava baştan itibaren hükümsüz hale gelmektedir. (HMK m.123)

7. KONUYA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 02.07.2025 T. 2025/3430 E. 2025/10502 K. sayılı kararı:

"…Vekâletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunan davacı vekili Avukat ... 01.06.2025 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir.

7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 29 uncu maddesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunnun 310 uncu maddesine eklenen üçüncü fıkrasına göre feragatin, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılması hâlinde, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir.

Buna göre temyiz incelemesi aşamasında ortaya çıkan feragat hususunda Mahkemece ek karar verilmesi gerekir."

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 26.06.2025 T. 2025/2949 E. 2025/3367 K. sayılı kararı:

"…Bu itibarla; davalı vekili tarafından 07.05.2025 tarihinde UYAP sistemi üzerinden gönderilen dilekçeyle, davacının davasından feragat ettiği bildirilmiş olmasına rağmen davacının feragat beyanını içerir dilekçenin dosya arasında bulunmadığı anlaşıldığından, davacının varsa davadan feragat beyanını içerir dilekçesinin temin edilerek dosya arasına konulması, geri çevirme kararında belirtilen eksikliğin ikmal edildiğinin bizzat yetkili hâkim tarafından bir kez daha geri çevirmeye mahal vermeyecek şekilde titizlikle denetlenmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Daireye gönderilmesi gerekir."

Yararlanılan Kaynaklar:

AYDEMİR, Efrail / MEMİŞ, Yusuf / RUHİ, Ahmet Cemal / GÜLEÇ UÇAKHAN Sema: Hukuk Davaları, C.1, 1.Bası, Ankara 2016.

KURU Baki: Medenî Usul Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara, 2017.

PEKCANITEZ Hakan/ ATALAY Oğuz/ ÖZEKES Muhammet: Medenî Usul Hukuku, 12. Bası, Yetkin Yayınevi, Ankara, 2011.

Bu sitede paylaşılan çalışmalar yalnızca bilgilendirme amaçlı olup, Türkiye Barolar Birliği'nin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.

Popüler

Öne Çıkan

Yeni

Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması Sürecinde Toplu Görüşmelere Kadar Yaşanan Yasal Prosedür
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
01 Mayıs 2019
YLSY Öğrenim Programı Kapsamında Yurtdışında Lisansüstü Öğrenim Gören Öğrencilerin Karşılaştığı Hukuki Sorunlar
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
03 Mayıs 2019
İş Makinelerinin Mülkiyetinin Tespiti ve Tescili
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
06 Mayıs 2019
Doktorların Kamu Hastanelerinde ve/veya Özel Hastanelerde Çalışma Halleri
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
09 Mayıs 2019
Kamulaştırma Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
11 Mayıs 2019
Trafik Kazaları Sonrasında Karşılaşılan Hukuki Süreç ve Problemler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
14 Mayıs 2019
Aldatan Eşin Sevgilisinin, Aldatılan Eşe Manevi Tazminat Ödemesi Hakkında
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
16 Mayıs 2019
Karşılıksız Çek Şikayetinde Başvuru Hakkı ve Şirket Yetkilisinin Belirtilmesi
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
19 Mayıs 2019
Konkordato Halinde İşçi Alacaklarının Durumu
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
21 Mayıs 2019
Konkordato Nedir?
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
24 Mayıs 2019
Tahkim Nedir?
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
26 Mayıs 2019
Kişiler Hukukuna İlişkin Davalar
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
29 Mayıs 2019
Kredi Kullanımında Hayat Sigortasının Yapılması Durumu, Vefat Eden Kişinin Kredi Borcuna İlişkin Mirasçıların Karşılaştığı Problemler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
01 Haziran 2019
Lex Mercatoria And Arbitration
Av. Fatmira MULAJ
03 Haziran 2019
Maçlarda Görev Alan Polis Memurlarının Harcırah Alacağı
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
06 Haziran 2019
Medeni Hukukun Tanımı ve Kapsamı
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
08 Haziran 2019
Milletlerarası Tahkimde Ayrılabilirlik İlkesi
Av. Fatmira MULAJ
11 Haziran 2019
Miras Hukukunda Ortaklığın Giderilmesi Davası (Paylaşma Davası)
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
14 Haziran 2019
Miras Hukukuna İlişkin Dava ve Talepler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
16 Haziran 2019
Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Davası
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
19 Haziran 2019