KEŞİF
15 Eylül 2025
1. GENEL OLARAK
Hâkimin, uyuşmazlık konusu hakkında bizzat duyu organları yardımıyla bulunduğu yerde veya mahkemede inceleme yaparak bilgi sahibi olmasına keşif denir. Örneğin, hâkimin trafik kazasının gerçekleştiği yere giderek araçların konumunu ve kazanın meydana geliş biçimini gözlemlemesi bu kapsamdadır.
2. KEŞİF KARARI
Hâkim keşif yapılmasına, sözlü yargılamaya kadar, taraflardan birinin talebi üzerine karar verebileceği gibi, kendiliğinden de karar verebilir. (HMK m. 288/2)
Keşif, üçüncü kişi için uygun olan zamanda yapılır. Keşif zamanı ve yeri üçüncü kişiye bildirilir. Gecikmesinde zarar umulan hâllerde bildirim yapılmaksızın keşif icra edilir. (HMK m. 291/3)
Keşif kararında, HMK m.323/d uyarınca keşif giderlerinin kapsamı ile HMK m.324/1 gereğince bu giderlerin hangi tarafça karşılanacağı açıkça gösterilmelidir. Ayrıca keşif sırasında bilirkişi incelemesine başvurulacaksa bunun belirtilmesi, keşif yapılacak yerin ve keşif tarihinin de kararda açıkça yazılması gerekmektedir.
Hâkim zorunluluk ve gecikmesinde zarar olan hâllerde resmî tatil günlerinde veya çalışma saatlerinin dışında da keşif yapılmasına karar verebilir. (HMK m. 148) Ayrıca adli tatilde de keşif yapılmasına karar verilebilir. (HMK m. 103/f)
3. KEŞİF YAPILMASI
Keşif, davaya bakan mahkemece icra edilir. Keşif konusu, mahkemenin yargı çevresi dışında ise inceleme istinabe suretiyle yapılır. Keşif konusu, büyükşehir belediye sınırları içerisinde ise inceleme, davaya bakan mahkeme tarafından da yerine getirilebilir. (HMK m. 289)
İstinabe yoluyla keşif yapılmasına karar veren mahkeme, istinabe olunan mahkemeye göndereceği talepte inceleme konularını, dinlenecek tanıkların kimliklerini ve onlara yöneltilecek hususları açıkça bildirmelidir.
Keşif gün ve saati istinabe olunan mahkeme tarafından belirlenir. Taraflar, tanıklar ve bilirkişiler istinabe olunan mahkeme tarafından keşfe davet edilir. (HMK m.197/3)
İstinabe edilen mahkeme, istinabe talebi ile birlikte keşif için gerekli bütün giderleri, istinabe olunan mahkemeye gönderilir.
Keşif, doğrudan keşif kararı veren mahkeme tarafından yapılacaksa hâkim bizzat keşif konusunun bulunduğu yerde yapılır. Hâkimin, keşif yerine gitmeden dosyayı bilirkişiye veya zabıt kâtibine vermek suretiyle keşif yaptırması mümkün değildir.
Keşfin yapılacağı gün ve saat, duruşmada hazır bulunan taraflara veya vekillerine mahkemece bildirilir. Öte yandan, Keşif zamanı ve yeri üçüncü kişiye de bildirilmelidir. (HMK 291/3)
Keşif, taraflar hazır iseler huzurlarında, aksi takdirde yokluklarında yapılır. (HMK m. 290/1)
Mahkeme keşif sırasında tanık ve bilirkişi dinleyebilir. Keşif sırasında, yapılan tüm işlemler ve beyanları içeren bir tutanak düzenlenir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/25 md.) Tutanağa, hâkimin keşif konusu ve mahalliyle ilgili gözlemleri de yazılır. Plan, çizim, fotoğraf gibi belgeler de tutanağa eklenir. (HMK m. 290/2)
Keşif, ıslah ile geçersiz kılınamaz. (HMK m. 179/2)
Keşfin görevsiz veya yetkisiz bir mahkeme tarafından yapılmış olması, kural olarak işlemi geçersiz kılmaz. Şayet yapılan keşif usule uygun şekilde gerçekleştirilmiş ve yeniden yapılmasını gerektirecek bir sebep bulunmuyorsa, elde edilen bulgular geçerli sayılır ve yargılamada delil olarak kullanılabilir. Ancak keşfin sağlıklı yürütülmediği, tarafların katılımının sağlanmadığı ya da incelemenin eksik bırakıldığı hallerde keşfin tekrarı gerekebilir.
4. KEŞİF GİDERLERİ
Keşif talebinde bulunan taraf, mahkemece belirlenen keşif avansını, HMK m.94 uyarınca verilen kesin süre içerisinde yatırmakla yükümlüdür. Şayet keşif talebi taraflarca birlikte yapılmışsa, keşif için gerekli giderler HMK m.324/1 gereğince taraflarca eşit olarak avans şeklinde karşılanır.
Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. (HMK m. 324) . Keşif gideri için taraflardan alınan avansın kullanılmayan bölümü, hükmün kesinleşmesinin ardından yazı işleri müdürü tarafından avansı yatıran tarafa iade edilir.
Keşif, tarafların talebi üzerine yapılabileceği gibi, hâkim tarafından da re’sen kararlaştırılabilir. Re’sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu davalarda, keşif avansının taraflarca yatırılmaması durumunda hâkim, avansın ileride taraflardan tahsil edilmek üzere geçici olarak Hazine’den karşılanmasına karar verebilir.
5. KEŞFE KATLANMA ZORUNLULUĞU
Taraflar ve üçüncü kişiler keşif kararının gereğine uymak ve engelleyici tutum ve davranışlardan kaçınmak zorundadırlar. (HMK m.291/1)
Keşif yapılmasına taraflardan birinin karşı koyması hâlinde, o kimse ispat yükü kendisine düşen taraf ise bu delilden vazgeçmiş; diğer taraf ise iddia edilen vakıayı kabul etmiş sayılır. Şu kadar ki, hâkim duruma ve karşı koyma sebebine göre bu hükmü uygulamayabilir. (HMK m.291/2)
Keşif, üçüncü kişi için uygun olan zamanda yapılır. Keşif zamanı ve yeri üçüncü kişiye bildirilir. Gecikmesinde zarar umulan hâllerde bildirim yapılmaksızın keşif icra edilir. Keşfe karşı koyma hâlinde hâkim, üçüncü kişiyi karşı koymanın sebep olduğu giderlere ve beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezasına mahkûm eder; gerektiğinde zor kullanılmasına karar verebilir. Ancak, üçüncü kişi tanıklıktan çekinme sebeplerine dayanarak keşfe katlanma yükümlülüğünden kaçınabilir. (HMK m.291/3)
6. KONUYA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI
Yargıtay 7. H.D. 04.04.2024 T. 2023/2455 E. 2024/1999 K. Sayılı Kararı:
"3. Özetle; tarafların gösterdikleri tanıkların beyanları, mahalli bilirkişi beyanları ve özellikle davalı vekilinin fiili taksime yönelik iddialarının mahkemece keşif mahallinde dinlenip tutanak altına alınması gerekirken, usule aykırı olarak duruşma sırasında dinlenilmeleriyle yetinilmiştir."
Yargıtay 6.H.D. 24.09.2024 T. 2023/1605 E. 2024/2907 K. Sayılı Kararı:
"…Bu durumda mahkemece talimat yoluyla mahallinde konusunda uzman teknik bilirkişiler marifeti ile keşif ve bilirkişi incelemesi de yaptırılarak alınacak rapor ve dosya kapsamındaki delillere göre sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken bilirkişilere yerinde inceleme yetkisi verilerek yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapora göre karar verilmesi ile ayıp ve eksik işlerin niteliği dikkate alındığında içerisinde inşaat mühendisi olmayan heyetten rapor alınması da usul ve yasaya aykırı olmuştur."
Yararlanılan Kaynaklar:
AYDEMİR, Efrail/MEMİŞ, Yusuf/RUHİ, Ahmet Cemal/GÜLEÇ UÇAKHAN Sema: Hukuk Davaları, C.1, 1.Bası, Seçkin Yayınevi, Ankara, 2016.
KURU, Baki: Medenî Usul Hukuku, Yetkin Kitabevi, Ankara, 2017.
PEKCANITEZ, Hakan/ ATALAY, Oğuz/ÖZEKES, Muhammet: Medenî Usul Hukuku, Yetkin Yayınevi, 12. Bası, Ankara, 2011.