Borcunu rızası ile ifa etmeyen (ödemeyen) borçlulara karşı, bu kişilerden alacaklı olanları korumak için, (diğer bir ifadeyle alacaklarının alacaklarına kavuşabilmeleri için) alacaklılara Devlet gücünün yardımını isteme hakkı tanınmıştır. Alacaklıların, Devlet gücünün yardımı ile alacaklarına nasıl kavuşacağını düzenleyen hukuk dalına, icra-iflas hukuku veya cebri icra hukuku (takip hukuku) denilmektedir.
Alacaklının kendiliğinden alacağını (hak) almaya çalışması yasak olduğundan, hukukumuzda cebri işlemlerde bulunma (zor kullanma yetkisi) yetkisi yalnız Devlet’e tanınmıştır.
Türk İcra ve İflas hukukumuzda başlıca kaynak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’dur. İcra takibi ve iflas takibi olmak üzere iki çeşit takip yolu bulunmaktadır.
İcra takibinde, borçlunun karşısında bir veya birkaç alacaklısı bulunmakta olup, borçlunun malvarlığındaki şeylerden bir veya birkaçı icra takibinin konusunu oluşturmaktadır. Alacaklının alacağına kavuşması için icra dairesi tarafından borçlunun malları haczedilir, satılır ve elde edilen para ile alacaklının alacağı icra takibi yapan alacaklıya ödenmektedir.
İflas takibinde ise, borçlunun bütün alacaklıları olacağından, borçlunun tüm malvarlığı takibin konusu oluşturacaktır. Borçlunun bütün malvarlığı satılarak elde edilen para ile bütün alacaklıların alacağı ödenmesi sağlanacaktır.