Davalar & Makaleler

KÜLTÜR VARLIKLARININ KAMULAŞTIRILMASI

11 Ekim 2024

A. Genel Olarak Kamulaştırma

Anayasal bir hak olan mülkiyet hakkının, sınırlandırılması ve hatta ortadan kaldırılması yönünden uygulamada en sık karşılaşılan sınırlama yöntemlerinden birisi kamulaştırmadır. Önemine binaen kamulaştırma konusu Anayasa’nın 46’ncı maddesinde hükme bağlanmıştır. Buna göre, devlet ve kamu tüzelkişileri; kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını, kanunda gösterilen esas ve usullere göre, kamulaştırmaya ve idari irtifaklar kurmaya yetkilidir.

Anayasal hükme göre kamulaştırmayı, devlet veya kamu tüzel kişileri ancak kamu yararı bulunan hallerde yapabilmektedir. Kamu yararı söz konusu değilse, kamulaştırma yapılamamaktadır. Kamulaştırma sadece taşınmaz mallar için yapılan bir işlemdir. Kamulaştırma kural olarak malın gerçek değerinin nakden ödenmesi ile olur. Ancak buna bazı istisnalar getirilmiştir. Buna göre, belli amaçlarla yapılacak kamulaştırmalarda karşılığın taksitle de ödenmesi mümkündür. Ayrıca bazı istisnai durumlarda trampa yoluyla da kamulaştırma yapılabilmektedir. Gayrimenkulün tamamının veya bir kısmı kamulaştırılabilmektedir. Taşınmaz malın mülkiyetinin kamulaştırılması yerine, amaç için yeterli olduğu takdirde taşınmaz malın belirli kesimi, yüksekliği, derinliği veya kaynak üzerinde kamulaştırma yoluyla irtifak hakkı da kurulabilmektedir.

B. Kültür Varlıklarının Kamulaştırılması

Kültür varlıklarının kamulaştırılmasında ise, 2863 sayılı Kanun’un 15’inci maddesinde özel bir düzenlemeye gidilmiştir. Buna göre:

“Taşınmaz kültür varlıkları ve bunların korunma alanları, aşağıda belirlenen esaslara göre kamulaştırılır:

  • a) Kısmen veya tamamen gerçek ve tüzelkişilerin mülkiyetine geçmiş olan korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanları, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca hazırlanacak programlara uygun olarak kamulaştırılır. Bu maksat için, Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesine gerekli ödenek konur.

Kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri ve mahalli idare birlikleri tescilli taşınmaz kültür varlıklarını, koruma bölge kurullarının belirlediği fonksiyonda kullanılmak kaydıyla kamulaştırabilirler.

  • b) Menşei vakıf olup da çeşitli sebeplerle kısmen veya tamamen gerçek ve tüzelkişilerin mülkiyetine geçen korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve bunların korunma alanlarının kamulaştırılmaları, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce yapılır. Bu maksat için Vakıflar Genel Müdürlüğü bütçesine yeteri kadar ödenek konur.
  • c) Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının korunma alanları, imar planında yola, otoparka, yeşil sahaya rastlıyorsa bunların belediyelerce; sair kamu kurum ve kuruluşlarının bakım ve onarım ile görevli oldukları veya kullandıkları bu gibi kültür varlıklarının korunma alanlarının ise, bu kurum ve kuruluşlarca kamulaştırılması esastır.
  • d) Kamulaştırmalarda bedel takdirinde, taşınmaz kültür varlıklarının eskilik, enderlik ve sanat değeri dikkate alınmaz.
  • e) Kamulaştırma işlemleri, bu Kanun hükümleri ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerine göre yapılır.
  • f) Sit alanı ilan edilen ve 1/1000 ölçekli onanlı koruma amaçlı imar planında kesin inşaat yasağı getirilen korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının bulunduğu parseller, aynı ada içerisindeki bütün parsel maliklerinin başvurusu ve karşılığında önerilen parsellerin tamamının kabulü koşuluyla, başka Hazine arsa ve arazileri ile müstakil veya hisseli olarak değiştirilebilir. Sit alanı ilan edildiği tapu kütüğüne şerh edilen taşınmazları, miras ve ölüme bağlı tasarruflar dışında, sonradan edinenlerin talepleri değerlendirilmez. Ancak, Bakanlık izniyle gerçekleştirilen kazıların yapıldığı alanlarda bulunan parsellerde, maliklerin başvurusu ve kabulüne ilişkin koşul parsele yönelik olarak uygulanır ve 1/1000 ölçekli onanlı koruma amaçlı imar planı şartı aranmaz. Bu parsellerin üzerinde bina veya tesis varsa malikinin başvurusu üzerine rayiç bedeli, 2942 sayılı Kanun’un 11. Maddesi hükümlerine göre belirlenerek ödenir. Bu bentle ilgili usul ve esaslar Maliye Bakanlığı’nın uygun görüşü alınarak Bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir.”

Kamulaştırma konusunda genel yetki Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndadır. Uygulamada kamulaştırmayı yapacak idare, taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına yönelik olarak o taşınmaz kültür varlıklarının koruma görevleriyle olan ilgilerine göre belirlenir. Kamulaştırma yapılabilmesi için, söz konusu kültür varlığının korunmasının gerekliliği konusunda bir kanaat oluşmasına ve Bakanlıkça buna uygun programın hazırlanmasına ihtiyaç vardır.

Belediyeler de taşınmaz kültür varlıklarının kamulaştırılmasında yetkili idarelerden biridir. Bu husus 5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 14’üncü maddesinde: “Belediyeler, kültür ve tabiat varlıkları ile tarihi dokunun ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekanların ve işlevlerinin korunmasını sağlayabilir; bu amaçla bakım ve onarımını yapabilir, korunması mümkün olmayanları aslına uygun olarak yeniden inşa edebilirler” şeklinde düzenlenmiştir.

Şunu bir kez daha belirtelim ki, kamu kurum ve kuruluşları, belediyeler, il özel idareleri ve mahalli idare birlikleri tescilli taşınmaz kültür varlıklarını, koruma bölge kurullarının belirlediği fonksiyonda kullanmak kaydıyla kamulaştırabilirler. Taşınmaz kültür varlığı olarak koruma altına alınan değerlerin kamulaştırılmasında, mülkiyet hakkının karşılığı olarak hakkaniyete uygun makul bir bedelin ödenmesi gerekir. Bu nedenle, taşınmaz kültür varlıklarının kamulaştırılmasında, kıymet takdirinin yapılması önem arz eden bir husustur.

Yararlanılan Kaynaklar: Evindar Yeşilbaş (Editör), Cüneyd Altıparmak (Editör): Uygulamaya Yönelik, Disiplinlerarası Bir Yaklaşımla Kültürel Miras (Kültür Varlıkları) Hukuku, 2. Baskı, Seçkin Yayınevi, Haziran 2024.
Bu sitede paylaşılan çalışmalar yalnızca bilgilendirme amaçlı olup, Türkiye Barolar Birliği'nin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.

Popüler

Öne Çıkan

Yeni

Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması Sürecinde Toplu Görüşmelere Kadar Yaşanan Yasal Prosedür
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
01 Mayıs 2019
YLSY Öğrenim Programı Kapsamında Yurtdışında Lisansüstü Öğrenim Gören Öğrencilerin Karşılaştığı Hukuki Sorunlar
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
03 Mayıs 2019
İş Makinelerinin Mülkiyetinin Tespiti ve Tescili
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
06 Mayıs 2019
Doktorların Kamu Hastanelerinde ve/veya Özel Hastanelerde Çalışma Halleri
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
09 Mayıs 2019
Kamulaştırma Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
11 Mayıs 2019
Trafik Kazaları Sonrasında Karşılaşılan Hukuki Süreç ve Problemler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
14 Mayıs 2019
Aldatan Eşin Sevgilisinin, Aldatılan Eşe Manevi Tazminat Ödemesi Hakkında
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
16 Mayıs 2019
Karşılıksız Çek Şikayetinde Başvuru Hakkı ve Şirket Yetkilisinin Belirtilmesi
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
19 Mayıs 2019
Konkordato Halinde İşçi Alacaklarının Durumu
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
21 Mayıs 2019
Konkordato Nedir?
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
24 Mayıs 2019
Tahkim Nedir?
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
26 Mayıs 2019
Kişiler Hukukuna İlişkin Davalar
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
29 Mayıs 2019
Kredi Kullanımında Hayat Sigortasının Yapılması Durumu, Vefat Eden Kişinin Kredi Borcuna İlişkin Mirasçıların Karşılaştığı Problemler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
01 Haziran 2019
Lex Mercatoria And Arbitration
Av. Fatmira MULAJ
03 Haziran 2019
Maçlarda Görev Alan Polis Memurlarının Harcırah Alacağı
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
06 Haziran 2019
Medeni Hukukun Tanımı ve Kapsamı
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
08 Haziran 2019
Milletlerarası Tahkimde Ayrılabilirlik İlkesi
Av. Fatmira MULAJ
11 Haziran 2019
Miras Hukukunda Ortaklığın Giderilmesi Davası (Paylaşma Davası)
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
14 Haziran 2019
Miras Hukukuna İlişkin Dava ve Talepler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
16 Haziran 2019
Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Davası
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
19 Haziran 2019