SİGORTA SÖZLEŞMESİNDE TARAFLARIN BORÇ VE YÜKÜMLÜLÜKLERİ
26 Ağustos 2024
Sigorta sözleşmesi, tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Bu nedenle hem sigorta ettirenin hem de sigortacının sözleşmeden doğan birtakım borç ve yükümlülükleri vardır. Söz konusu borç ve yükümlülükler Türk Ticaret Kanunu m. 1430 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
A. Sigorta Ettirenin Borç ve Yükümlülükleri
1. Prim Ödeme Borcu
Türk Ticaret Kanunu’nun 1430’uncu maddesi hükmünce, sigorta sözleşmesinde sigorta ettiren, sözleşmeyle kararlaştırılan primi ödemekle yükümlüdür. Buna göre sigorta priminin borçlusu sigorta ettirendir. Ancak başkası lehine yapılan sigortada, prim borcu için sigorta ettirenin aleyhine yapılan takip semeresiz kalmış ise, zarar sigortalarında sigortalı, can sigortalarında lehtar, bu durumun sigortacı tarafından kendilerine bildirilmesi halinde, primi ödemeyi üstlenirlerse sözleşme bu kişilerle devam eder; aksi halde sigortacı, sigorta ettirene karşı sahip olduğu hakları kullanır (TTK. m. 1431/4).
Prim borcunun alacaklısı sigortacıdır. Sigorta ettirenin, prim ödeme borcundan kurtulabilmesi için, sigortacıya ya da yetkili temsilcisine ödeme yapması gerekmektedir. Primin ödenmesi sigortacının sorumluluğunun başlaması açısından çok önemlidir. Sigorta priminin tamamı ya da ilk taksiti, sözleşme yapılır yapılmaz ve poliçenin teslimi karşılığında ödenmelidir. Prim borcu, poliçenin sigorta ettirene teslimi ile muaccel hale gelir.
TTK. m.1433’e göre primi etkileyen sebeplerde rizikonun hafifletilmesini gerektiren değişiklikler meydana gelirse, prim indirilir ve gerektiğinde geri de verilir. Sigorta ettiren, riziko ağırlaşması niteliğinde olmayan durumu, yanılarak riziko ağırlaşması olarak bildirmiş ve bu nedenle prim yüksek belirlenmişse bu yanılma dolayısıyla da prim indirilir ve gerekiyorsa prim geri verilir.
Prim ödeme borcunu zamanında yerine getirmeyen sigorta ettiren temerrüde düşer. Bu durumda şayet tamamı bir defada ödenmesi gereken prim veya taksitle ödenecek olan primin ilk taksitinin zamanında ödenmemesi halinde sigortacı, ödeme yapılmadığı sürece vadeden itibaren üç ay içinde sözleşmeden cayabilir. Prim alacağının, muacceliyet gününden itibaren üç ay içinde dava veya takip yoluyla istenmemiş olması durumunda sözleşmeden cayılmış olunur. İzleyen primlerden herhangi biri zamanında ödenmezse, sigortacı sigorta ettirene noter aracılığıyla veya iadeli taahhütlü mektupla on günlük süre vererek ihtarda bulunur. Bu ihtarda on gün içinde borç ödenmezse sözleşmenin feshedilmiş sayılacağı bildirilir. Süre sonunda borç ödenmemişse, sözleşme feshedilmiş olur.
2. Beyan Yükümlülüğü
Sigorta ettiren “primin rizikoya uygunluğu” ilkesi gereği sigorta sözleşmesi yaparken bildiklerini dürüstlük kuralına uygun bir şekilde beyanda bulunmak zorundadır. Sigorta ettirenin beyan yükümlülüğü sözleşmenin yapılması sırasında, sözleşme süresi içinde ve riziko gerçekleştiğinde olmak üzere üç aşamada da devam etmek zorundadır. Beyan yükümlülüğünün ihlali halinde, sigortacının başta sözleşmeden cayma hakkı, prim farkı isteme hakkı gibi birtakım hakları gündeme gelmektedir. Türk Ticaret Kanunu 1446’ncı maddesi gereği, rizikonun gerçekleştiğini öğrenen sigorta ettiren gecikmeksizin durumu sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Rizikonun gerçekleştiğine ilişkin bildirimin yapılmaması veya geç yapılması, ödenecek tazminatta veya bedelde artışa neden olmuşsa, kusurun ağırlığına göre tazminat veya sigorta bedeli indirilir. Ancak sigortacı, rizikonun gerçekleştiğini daha önce fiilen öğrenmişse, tazminat veya bedel indirimi yapılmaz.
3. Bilgi Verme Yükümlüğü İle Araştırma ve İnceleme Yapılmasına İzin Verme Yükümlülüğü
Sigortacı, rizikonun veya tazminatın kapsamının belirlenmesinde sigorta ettirenin elinde olan birtakım bilgi ve belgelere ihtiyaç duyabilir. TTK 1447’nci maddesi gereği sigorta ettiren bu bilgileri vermek ve sigortacının rizikonun gerçekleştiği yerde inceleme yapmasına izin vermesi zorunludur. Şayet sigorta ettiren bu yükümlülüğün gereğini yerine getirmez ve bundan dolayı ödenecek tutar artarsa, kusurun ağırlığına göre ödenecek tazminattan indirim yapılır.
4. Zararı Önleme, Azaltma ve Sigortacının Rücu Haklarını Koruma Yükümlülüğü
Rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda sigorta ettiren, zararın önlenmesi, azaltılması, artmasına engel olunması, aynı zamanda sigortacının üçüncü kişilere karşı olan rücu haklarının korunabilmesi için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür (TTK m. 1448). Sigortacı bu süreçlerde zararın önlenmesi, azaltılması ya da rücu haklarının zarara uğramaması için talimatlar verebilir. Sigortacı bu talimatlara uymak zorundadır. Bu durumda ortaya çıkan birtakım masrafları da sigortacı ödemek durumundadır. Hatta talep halinde bunu sigorta ettirene avans olarak da ödemek durumundadır. Bu yükümlülüğün ihlali halinde ortaya bir zarar çıkmışsa, bu husus sigorta ettirenin alacağı tazminattan kesilir.
5. Zarar Gören Mal İle Zararın Gerçekleştiği Yerde Değişiklik Yapılmaması Yükümlülüğü
Buna göre, sigorta ettiren, sigortacının onayı veya zararı azaltma amacı olmaksızın, hasarın saptanmasından önce, hasar konusu yerde ve malda, hasar sebebinin veya zararın miktarının belirlenmesini güçleştirecek veya engelleyecek bir değişiklik yapamaz.
6. Sözleşmede Öngörülen Yükümlülükler
Sigorta sözleşmesiyle de sigorta ettirene hakkaniyet ilkesine uygun olarak yükümlülükler getirilebilir.
B. Sigortacının Borç ve Yükümlülükleri
1. Rizikoyu Taşıma Yükümlülüğü
Bu husus sigorta sözleşmesinde sigortacının temel yükümlülüğüdür. TTK’da bu konu, “sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortacının rizikoyu taşıma yükümlülüğü primin tamamının veya ilk taksitinin ödenmesiyle başlar” şeklinde düzenlenmiştir.
2. Aydınlatma Yükümlülüğü
Sigorta sözleşmesinden beklenen faydanın elde edilebilmesi için, sözleşme yapılırken sigortacının, sigorta ettireni hukuki ve teknik bilgi olarak tümüyle aydınlatması gerekmektedir. Aydınlatma yükümlülüğü TTK 1423’üncü maddesi gereği yazılı olarak yerine getirilmelidir. Aydınlatma yükümlülüğü hem sözleşme yapılırken hem de sigorta süresince gelişmelere uygun olarak yerine getirilmesi gereken bir yükümlülüktür.
3. Sigorta Poliçesi Verme Yükümlülüğü
Sigorta sözleşmesinin yapılmasından sonra sigortacının ilk yükümlülüğü, sigorta poliçesini düzenleyerek sigorta ettirene verme yükümlülüğüdür. Poliçe sigorta ilişkisinin varlığını ispatlamada en önemli belgedir. Poliçede; tarafların hakları, temerrüde ilişkin hükümler, genel şartlar ve varsa özel şartlar belirtilir.
4. Giderleri Ödeme Borcu
Sigorta ettiren, sigortalı veya lehtar rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi saikiyle birtakım giderler yapmış olabilir. Eksper desteği için yapılan giderler buna iyi bir örnektir. İşte bu türden makul giderler, neticede faydasız kalmış olsalar bile, sigortacı tarafından ödenmek zorundadır.
5. Tazminat Ödeme Borcu
Rizikonun ortaya çıkması sonrasında sigortacı, sigorta tazminatını sigortalıya ödemek zorundadır. Sigorta tazminatının TTK 1427’nci maddesi uyarınca nakden ödenmesi asıldır. Ancak mal sigortalarında şayet sözleşme ile kararlaştırılmışsa aynen tazmin de mümkündür. TTK m. 1427/3 gereği, rizikonun gerçekleştiğinin sigortacıya ihbarından itibaren en geç üç ay içinde araştırmaların tamamlanması gerekmektedir. Şayet araştırmalar bu süre içerisinde tamamlanamamışsa, sigortacı, tazminattan veya bedelden mahsup edilmek üzere, tarafların mutabakatı veya anlaşmazlık halinde mahkemece yaptırılacak ön ekspertiz sonucuna göre, tespit edilecek hasar miktarının veya bedelinin en az yüzde ellisini avans olarak ödemek zorundadır.
- Enver Alper Güvel/Afitap Güvel: Sigortacılık (Kavramlar-Türler-Belgeler-Mevzuat), Seçkin Yayıncılık, 7. Baskı, 2015.
- Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanlığı: Sigorta Hukukunda Uzman Arabuluculuk, 2021.