VAKIFLARIN TİCARİ FAALİYETLERİ VE İŞLETMELERİ
14 Mayıs 2024
A. Vakıfların Ticari Faaliyetleri
Vakıflar Kanunu 26’ncı maddesinin birinci fıkrasında,
“Vakıflar, amacını gerçekleştirmeye yardımcı olmak ve vakfa gelir temin etmek amacıyla, Genel Müdürlüğe bilgi vermek şartıyla iktisadi işletme ve şirket kurabilir, kurulmuş şirketlere ortak olabilirler. Şirketler dahil iktisadi işletmelerden elde edilen gelirler vakfın amacından başka bir amaca tahsis edilemezler. Kurucularının çoğunluğu yabancı uyruklu olan vakıfların kurduğu yahut paylarının yarıdan fazlasına bu nevi vakıfların sahip olduğu şirketlerin mal edinmeleri hakkında aynı vakıfların mal edinmelerini düzenleyen hükümler uygulanır.” denilmektedir.
Kanuni düzenlemeden açıkça, vakıfların ticari faaliyette bulunabilecekleri, bunun için iktisadi işletme ve şirket kurabilecekleri, kurulu şirketlere ortak olabilecekleri görülmektedir. Bunun için izin alma söz konusu değildir. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bildirim yeterlidir.
Vakıflar, tek başlarına hem limited şirket hem de anonim şirket kurup ticari işletme faaliyetinde bulunabilirler. Vakıfların tek başlarına kurdukları bu şirketlerde yönetsel sorumluluk esas itibariyle yönetim organına aittir. Ancak şirket yönetim organı ve yöneticileri de sorumlu tutulabilirler.
B. Vakıf İktisadi İşletmesi
Konuya başlarken öncelikle iktisadi işletme kavramını açıklamakta yarar vardır. İktisadi işletme; dernekler ve benzeri kar amacı gütmeyen kuruluşların amaçlarını gerçekleştirmeye yardımcı olmak veya gelirlerini arttırmak için ticari faaliyette bulunmak üzere oluşturdukları ticari işletmeleri kapsar. Vakıflar resmi senedinde belirtilmişse yönetim kurulu kararıyla iktisadi işletme oluşturabilirler. Vakıf iktisadi işletmelerinin sermaye şirketi veya kooperatif şeklinde kurulmamış olması gerekir. Aksi halde ayrıca vergiye tabi olurlar. Bu iktisadi işletmelerin ticari, sınai veya zirai alanda devamlı olarak faaliyette bulunması gerekmektedir.
Vakıfların iktisadi işletmeleri, kazanç gayesi güdüp gütmediklerine, tüzel kişiliğe sahip olup olmadıklarına, bağımsız muhasebelerinin bulunup bulunmamasına bakılmaksızın vergiye tabidirler. Vakıfların eğitim ve sağlık gibi birtakım hizmetleri bir bedel karşılığı olmaksızın yerine getirilmeleri halinde, bu faaliyetler vakfa bağlı iktisadi işletme olarak değerlendirilmeyeceğinden vergiye tabi değildir. Ancak bu hizmetlerden bağış, masraf adı altında bile bedel alınması durumunda vakıf iktisadi işletmesi kabul edileceğinden kurumlar vergisine tabidir.
C. Vakıf Özel Öğretim ve Eğitim Kurumları
Vakıflar, 5580 sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu ve buna bağlı olarak çıkartılmış olan yönetmeliğe göre, özel durumları nedeniyle özel eğitime muhtaçlar için öğretim ve eğitim kurumları açabilmektedirler. Bunlar okul öncesi, ilk ve orta öğretim kurumları, özel eğitim kurumları ve rehabilitasyon merkezleri, dershaneler, sürücü kursları dahil çeşitli kurslar, milletlerarası özel eğitim kurumları, öğrenci etüt merkezleridir. Fakat vakıflar askeri okul, emniyet teşkilatına bağlı okul ve din eğitimi-öğretimi yapan kurumları açamayacaklardır. Bu kurumlar tamamen Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimine tabidir. Ayrıca bu kurumların yaptıkları faaliyetlerin bir ticari faaliyet olduğu açıktır. Dolayısıyla vergiye tabidirler.
D. Vakıf Yurtları, Pansiyonları ve Lokalleri
Bu konuda mevzuatta özel bir düzenleme olmamakla birlikte, Anayasamızın 33’üncü maddesi ve Dernekler Kanunu 26’ncı maddesi kıyasen vakıflara da uygulanabileceğinden vakıfların yurt, pansiyon ve lokal açabileceğini belirtmek gerekir. Özel Öğrenci Barındırma Hizmetleri Yönetmeliği gereği de vakıflar yurt ve pansiyon işletebilmektedirler. Vakıflar da dernekler gibi lokal açabilmektedir. Bu konuda Dernekler Yönetmeliği 56-71. maddeleri arasında ayrıntılı düzenlemeler mevcuttur. Bu hükümler kıyasen vakıf lokalleri içinde uygulanabilecektir.
* Yararlanılan Kaynaklar: Cem AKBIYIK, Yeni Kurulan Vakıfların Ticari Faaliyetleri, Fasikül Hukuk Dergisi, Cilt: 10, Sayı: 100, Mart 2018, Sayfa: 111-115.