DERNEK KURMA HAKKI, DERNEK KURULUŞ İŞLEMLERİ VE DERNEK TÜZÜĞÜNÜN OLUŞTURULMASI
18 Mart 2024
A. Derneğin Tanımı
Günümüzde dernek, vakıf gibi sivil toplum kuruluşlarının sayısı hızla artmaktadır. Bunlar arasında dernekler yüz bini aşkın sayıları ile ülkemizdeki en yaygın kuruluşlardır. Bunun başlıca nedeni, derneklerin kuruluşu için bir mal varlığına ihtiyaç duyulmaması ve sadece kişilerin bilgi, deneyim ve emeklerinin esas alınmış olmasıdır. Buradan hareketle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 56’ncı maddede dernekler şöyle tanımlanmıştır:
“Dernekler, gerçek veya tüzel en az yedi kişinin kazanç paylaşma dışında belirli ve ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, bilgi ve çalışmalarını sürekli olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları tüzelkişiliğe sahip kuruluşlardır.”
Bu tanım, 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun 2’nci maddesi ile de benzer şekilde ifade edilmiştir. Buna göre, en az yedi kişi belirli bir amacı gerçekleştirmek üzere dernek kurabilirler. Bu noktada belirtelim ki, vakıfların kurulması bir mal varlığını gerektirirken, dernekler için mal varlığına ihtiyaç yoktur. Kişilerin emek ve gayretlerinin birleştirilmesi derneklerin temelini oluşturmaktadır.
Derneklerin faaliyetleri Türk Medeni Kanunu 90’ıncı maddesinde şöyle belirtilmiştir:
“Dernekler, amaçlarını gerçekleştirmek üzere, tüzüklerinde belirtilen çalışma konuları ve biçimleri doğrultusunda faaliyette bulunurlar.
Yasaklanan veya izne bağlı faaliyetlerle ilgili kamu hukuku nitelikli özel kanun hükümleri saklıdır.
Dernek faaliyetleri ile ilgili yasak ve sınırlamalara aykırılık hâlinde, Cumhuriyet savcısının istemiyle mahkemece faaliyetten alıkoyma kararı verilebilir.”
B. Dernek Kurma Hakkı
Dernek kurma hakkı, anayasal bir temel hak ve özgürlüktür. Bu husus Anayasamızın 33’üncü maddesinde şöyle belirtilmiştir:
“Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir.”
Bu husus, Dernekler Kanunu 3’üncü maddesinde daha açıklayıcı olarak şöyle düzenlenmiştir:
“Fiil ehliyetine sahip gerçek veya tüzel kişiler, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir.
On beş yaşını bitiren ayırt etme gücüne sahip küçükler; toplumsal, ruhsal, ahlaki, bedensel ve zihinsel yetenekleri ile spor, eğitim ve öğretim haklarını, sosyal ve kültürel varlıklarını, aile yapısını ve özel yaşantılarını korumak ve geliştirmek amacıyla yasal temsilcilerinin yazılı izni ile çocuk dernekleri kurabilir veya kurulmuş çocuk derneklerine üye olabilirler.
On iki yaşını bitiren küçükler yasal temsilcilerinin izni ile çocuk derneklerine üye olabilirler. Ancak yönetim ve denetim kurullarında görev alamazlar.
Çocuk derneklerine on sekiz yaşından büyükler kurucu veya üye olamazlar.”
Türk Medeni Kanunu’nda gerçek kişi olarak belirtilen, hak ehliyetine sahip insandır. Her insanın hak ehliyeti vardır. Fiil ehliyetine sahip kişi ise, doğruyu eğriden ayırt etme yetisine sahip, akıl hastalığı ve zayıflığı olmayan ve hukuki işlem yapma ehliyeti kısıtlanmamış on sekiz yaşındaki ergin kişidir. Tüzel kişiler de dernek kurma hakkına sahiptir. Tüzel kişilikle kastedilen ise dernekler, vakıflar, şirketler, kooperatifler, barolar, meslek odaları, sendikalar gibi mal ve kişi topluluklarıdır.
C. Dernek Kuruluş İşlemleri
Dernekler, en az yedi gerçek veya tüzel kişiden oluşan kurucular tarafından imzalanmış bulunan dernek tüzüğünün, bir kuruluş bildirimi ekinde bulunulan yerin en büyük mülki amirliğine (İllerde Sivil Toplumla İlişkiler Müdürlüğü/İlçelerde Sivil Toplumla İlişkiler Şefliği) bir alındı belgesi karşılığında teslimi ile tüzel kişilik kazanır. Diğer bir ifadeyle dernek kurulmuş olur.
Kuruluş bildirimi ve belgelerin doğruluğu ile dernek tüzüğü mülki idare amirliği tarafından altmış gün içinde dosya üzerinde incelenir. Kuruluş bildiriminde, tüzükte ve kurucuların hukuki durumlarında kanuna aykırılık veya noksanlık tespit edildiği takdirde bunların giderilmesi veya tamamlanması derhal kuruculardan istenir. Bu istemin tebliğinden başlayarak otuz gün içinde belirtilen noksanlar giderilmezse; en büyük mülki idare amiri, yetkili asliye hukuk mahkemesinde kurulmuş bulunan derneğin feshi konusunda dava açması için Cumhuriyet savcılığına bildirir. Cumhuriyet savcısı mahkemeden derneğin faaliyetlerinin durdurulmasına karar verilmesini de isteyebilir.
Şayet kuruluş bildiriminde, tüzükte ve belgelerde kanuna aykırılık veya noksanlık bulunmaz ya da bu aykırılık veya noksanlık belirli sürede giderilmiş ise; durum derhal derneğe yazı ile bildirilir ve söz konusu dernek, dernekler kütüğüne kaydedilir.
Derneklerin faaliyetleri Türk Medeni Kanunu 90’ıncı maddesinde şöyle belirtilmiştir;
“Dernekler, amaçlarını gerçekleştirmek üzere, tüzüklerinde belirtilen çalışma konuları ve biçimleri doğrultusunda faaliyette bulunurlar.
Yasaklanan veya izne bağlı faaliyetlerle ilgili kamu hukuku nitelikli özel kanun hükümleri saklıdır.
Dernek faaliyetleri ile ilgili yasak ve sınırlamalara aykırılık hâlinde, Cumhuriyet savcısının istemiyle mahkemece faaliyetten alıkoyma kararı verilebilir.”
D. Dernek Tüzüğünün Oluşturulması
Her derneğin bir tüzüğünün bulunması zorunludur. Dernek tüzüğü kanunun emredici hükümlerine aykırı olamaz. Tüzüğün her sayfasının kurucular tarafından imzalanmış olması gerekir.
Dernek tüzüğünde bulunması gereken hususlar şunlardır:
- Derneğin adı ve merkezi
- Derneğin amacı ve bu amacı gerçekleştirmek için dernekçe sürdürülecek çalışma konuları ve çalışma biçimleri ile faaliyet alanı
- Derneğe üye olma ve üyelikten çıkmanın şart ve şekilleri
- Derneğin organları
- Dernek genel kurulunun; toplanma şekli, zamanı, görevleri, yetkileri ile oy kullanma ve karar alma usul ve şekilleri
- Yönetim ve denetim kurullarının görev ve yetkileri ile ne surette seçileceği, asıl ve yedek üye sayıları
- Derneğin şubesinin bulunup bulunmayacağı, bulunacak ise şubelerin nasıl kurulacağı, görev ve yetkileri ile dernek genel kurulunda nasıl temsil edileceği
- Üyelerin ödeyeceği giriş ve yıllık aidat miktarının belirlenme şekli
- Derneğin borçlanma usulleri
- Derneğin iç denetim şekilleri
- Dernek tüzüğünün ne şekilde değiştirilebileceği
- Derneğin gelir kaynakları
- Derneğin feshi halinde mal varlığının tasfiye şekli
- Geçici yönetim kurulu üyelerinin adları
Daha önceden kurulmuş olan bir derneğin adı kullanılamaz. Ayrıca derneklerin, mevcut veya mahkeme kararıyla kapatılmış veya feshedilmiş bir siyasi partinin, sendikanın, bir derneğin adını, amblemini, rumuzunu, rozetini ve benzeri işaretleri ya da başka bir ülkeye ve daha önce kurulmuş Türk devletlerine ait bayrak, amblem ve flamaları kullanmaları yasaktır. Her ne kadar derneklerin adreslerine tüzükte yer verilmiş olsa da zamanla adres değişikliği yaşanması hayatın olağan akışına uygun olduğundan, salt adres değişikliği için tüzük değişikliğine gidilmesine gerek görülmemiştir. Bu durumda dernek yönetim kurulunca adres değişikliğinin 30 gün içerisinde yetkili mülki amirliğe bildirilmesi yeterlidir.