Davalar & Makaleler

TÜRK CEZA KANUNU’NDA İŞARET VE ENGEL KOYMAMA SUÇU

16 Haziran 2023

İşaret ve engel koymama suçu, herkesin gelip geçtiği yerlerde yapılmakta olan işlerden veya bırakılan eşyadan doğan tehlikeyi önlemek için gerekli işaret veya engellerin koyulmaması, konulmuş olan işaret veya engelleri kaldırılması ya da bunların yerinin değiştirilmesidir. İşaret ve engel koymama suçu, Türk Ceza Kanunu (TCK.) ’nda “Topluma Karşı Suçlar” arasında “Genel Tehlike Yaratan Suçlar” bölümünde düzenlenmektedir.

Suçun hukuki konusunu herkes bakımından tehlike oluşturabilecek davranışlardan kaçınılmasının sağlanmasına ilişkin kamu yararı oluşturmaktadır.

Genel bir suç olduğu herkes bu suçun faili olabilir. Failin tehlikeli davranışları bir zarar doğurursa, fail bu zarardan kusuruna göre sorumlu olacaktır. Bu suçun mağduru ise hukuken korunan değerleri bakımından tehlikeye maruz kalan herkes olabilir. İşaret ve engel koymama suçu genel tehlike yaratan suçlardan olması sebebi ile mağduru belli bir ya da birkaç kişi değil genel anlamda tüm toplumdur.

İşaret ve engel koymama suçunun hareket öğesini herkesin gelip geçtiği yerlerde yapılmakta olan işlerden veya bırakılan eşyadan doğan tehlikeyi önlemek için gerekli işaret veya engellerin koymamak, konulmuş olan işaret veya engelleri kaldırmak ya da bunların yerinin değiştirmek oluşturmaktadır.

İşaret ve engel koymama suçu, seçimlik hareketli bir suçtur. TCK m.178’de yer alan suç bakımından öngörülen seçimlik hareketler:

  • Gerekli işaret ve engellerin konulmaması,
  • Konulmuş olan işaretlerin kaldırılması,
  • Konulmuş işaret ve engellerin yerinin değiştirilmesi,

olarak ifade edilebilecektir.

Seçimlik hareketli suçlar, hem icrai hem de ihmali olarak işlenebilir. Gerekli işaret ve engelleri koymama ihmali nitelikteyken; kaldırma ve yer değiştirme icrai niteliğe sahiptir.

İşaret ve engel koymama suçunun oluşabilmesi için herkesin gelip geçtiği yerlerde yapılmakta olan işlerden veya bırakılan eşyadan doğan tehlikenin önlenmesini sağlayacak önlemler alınmamalıdır. Herkesin gelip geçtiği yerler ise herhangi bir ayrıma ve izne tabi olmadan bulunan tüm açık ya da kapalı mekanlar yani umuma açık yerlerdir. (Örneğin; yollar, caddeler, sokaklar, köprüler, parklar vb.)

Maddede bahsedilen “bırakılan eşya” ise her çeşit eşyadır. Eşyanın atılmış ya da oraya konulmuş olmasının bir önemi yoktur. Bırakılmış olan eşya, bırakıldığı yer itibari ile tehlike oluşturmuş olmalı ya da bu eşyanın insanların hukuken korunan değerlerini (yaşam, beden bütünlüğü, malvarlığı vb.) tehlikeye düşürecek nitelikte olmalıdır.

Konulması gereken işaret ve engellerin neler olacağı veya nasıl özellikler taşıyacağı her somut olaya göre farklılık oluşturacaktır. Konulacak işaret ve engelin, tehlikenin ortaya çıkmasını önlemeye yeterli, elverişli bulunması, koruyucu ve uyarıcı nitelikte olması önemlidir.

Bu suça teşebbüs mümkün değildir. Suç, işaret veya engellerin koyulmaması, önceden konulmuş olan engellerin kaldırılması veya değiştirilmesiyle tamamlanmış olur.

İşaret ve engel koymama suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Failin saikinin bir önemi yoktur. Bu suç taksirle işlenemez. Failin kastı “yapılmakta olan işlerden veya bırakılmış olan eşyadan doğan tehlikeyi” biliyor olmasına rağmen, tehlikeyi önlemek için belirtilmiş olan davranışları yapmayı ve yapmamayı istemesidir. Failin, suçun kanunda sayılan unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen fiili işlemesi halinde olası kast söz konusudur. Suçun olası kastla işlenmiş olması durumunda ceza indirilir. Hukuka aykırılık nedenleri bu suçla bağdaşmamaktadır.

TCK. m.178’de “Herkesin gelip geçtiği yerlerde yapılmakta olan işlerden veya bırakılan eşyadan doğan tehlikeyi önlemek için gerekli işaret veya engelleri koymayan, konulmuş olan işaret veya engelleri kaldıran ya da bunların yerini değiştiren kişi,” iki aydan altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.

İşaret ve engel koymama suçunun soruşturması ve kovuşturması için şikayet aranmaz, re’sen yapılmaktadır. Görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir. Bu suç için dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.

Yargıtay Kararlarına Göre İşaret Ve Engel Koymama Suçu Şu Şekilde Örneklendirilebilir:

“Sanığın herkesin gelip geçtiği yol kenarında yaptırdığı inşaat faaliyeti nedeniyle meydana gelebilecek tehlikeyi ortadan kaldıracak işaretleri koymayarak TCK.nun 178. maddesindeki suçu işlediği sabit olduğu…” (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/426 E., 2018/11064 K.)

“ … şantiye şefi olan sanığın, Türk Telekom'dan sözleşme gereği yüklenici olarak aldığı fiber optik kabloların yapım, bakım ve onarım işi kapsamında, şehir içinde herkesin gelip geçtiği yol üzerinde çukur açıp gerekli işaretleri koymaması sebebiyle katılanın aracının çukura düşerek zarar görmesi sonucunu doğuran olayda; açılan çukur nedeni ile gelip geçenlerin zarar görebileceğini öngörmesine rağmen, gerekli tedbirleri almamasının mala zarar verme suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve tartışmasının asliye ceza mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı biçimde hüküm kurulması, … bozulmasına…” (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2014/36526 E., 2015/17103 K.)

“Taksirle yaralama ile işaret ve engel koymama suçundan sanık ...’in beraatine ilişkin hükümlere yönelik, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

Katılan sanık ...’ın idaresindeki otomobil ile 2.18 promil alkollü olarak gece vakti, aydınlatma olan tek yönlü yolda seyir halinde iken, olay yerine geldiğinde yolun üçte ikisini kaplayacak şekilde yola dökülen kum yığınına çarptığı ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı olayda; sanık ...’in kumun döküldüğü kaldırım ve yol bitişiğindeki inşaatın sahibi olduğu, inşaatın hemen bitişiğinde ise diğer sanık ...’ın satış temsilcisi olduğu inşaat malzemeleri satan...Metal adında işletmenin bulunduğu, sanık ...’in ve yanında çalışan işçilerin tüm aşamalardaki ifadelerinde inşaatın kuma ihtiyacının olmadığı, kumun...Metal işletmesine ait olduğu iddiaları ile...Metal satış temsilcisi sanık ... ile burada işçi olarak çalışan ve kamyonla gelen kumun dökülmesi talimatını veren sanık ...’ün sanığın kendilerinden kum satın aldığı, 21.03.2014 tarihli irsaliye düzenlendiği, 3 kamyon kum siparişi verdikleri, olay gecesi 2 kamyon kumun kendi depolarına indirildiği, 1 kamyon kumun ise sanık ...’in talimatı ile inşaatının önüne döküldüğü şeklindeki ifadeleri dikkate alındığında; kumun ... tarafından satın alındığı kabul edilse dahi, gece vakti kum kamyonunu yola gelecek şekilde boşaltılmasını talimatını veren diğer sanıkların kusurlu oldukları, sanık ...’in satın aldığı kumun teslimi sırasında inşaatta olmadığı ve kaldırıma boşaltma talimatı verdiğine dair dosya içinde delil bulunmadığından;

Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, mahalli Cumhuriyet savcısının sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA…” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/8599 E., 2020/3470 K.)

Bu sitede paylaşılan çalışmalar yalnızca bilgilendirme amaçlı olup, Türkiye Barolar Birliği'nin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.

Popüler

Öne Çıkan

Yeni

Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması Sürecinde Toplu Görüşmelere Kadar Yaşanan Yasal Prosedür
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
01 Mayıs 2019
YLSY Öğrenim Programı Kapsamında Yurtdışında Lisansüstü Öğrenim Gören Öğrencilerin Karşılaştığı Hukuki Sorunlar
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
03 Mayıs 2019
İş Makinelerinin Mülkiyetinin Tespiti ve Tescili
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
06 Mayıs 2019
Doktorların Kamu Hastanelerinde ve/veya Özel Hastanelerde Çalışma Halleri
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
09 Mayıs 2019
Kamulaştırma Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
11 Mayıs 2019
Trafik Kazaları Sonrasında Karşılaşılan Hukuki Süreç ve Problemler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
14 Mayıs 2019
Aldatan Eşin Sevgilisinin, Aldatılan Eşe Manevi Tazminat Ödemesi Hakkında
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
16 Mayıs 2019
Karşılıksız Çek Şikayetinde Başvuru Hakkı ve Şirket Yetkilisinin Belirtilmesi
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
19 Mayıs 2019
Konkordato Halinde İşçi Alacaklarının Durumu
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
21 Mayıs 2019
Konkordato Nedir?
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
24 Mayıs 2019
Tahkim Nedir?
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
26 Mayıs 2019
Kişiler Hukukuna İlişkin Davalar
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
29 Mayıs 2019
Kredi Kullanımında Hayat Sigortasının Yapılması Durumu, Vefat Eden Kişinin Kredi Borcuna İlişkin Mirasçıların Karşılaştığı Problemler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
01 Haziran 2019
Lex Mercatoria And Arbitration
Av. Fatmira MULAJ
03 Haziran 2019
Maçlarda Görev Alan Polis Memurlarının Harcırah Alacağı
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
06 Haziran 2019
Medeni Hukukun Tanımı ve Kapsamı
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
08 Haziran 2019
Milletlerarası Tahkimde Ayrılabilirlik İlkesi
Av. Fatmira MULAJ
11 Haziran 2019
Miras Hukukunda Ortaklığın Giderilmesi Davası (Paylaşma Davası)
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
14 Haziran 2019
Miras Hukukuna İlişkin Dava ve Talepler
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
16 Haziran 2019
Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Davası
Av. Dr. Aydın Ebrar GÜNAL
19 Haziran 2019