VERASET İLAMININ (MİRASÇILIK BELGESİ) ALINMASI VE MİRASÇILARIN VERGİ MEVZUATINDAN DOĞAN SORUMLULUKLARI
25 Temmuz 2020
Miras Hukuku gereğince, bir kimsenin vefatının ardından sahip olduğu menkul, gayrimenkul, banka hesabındaki para da miras olarak yasal mirasçılarına kalmaktadır. Ölen kimsenin bıraktığı tereke mirasçılara mirasçılık oranlarında paylaştırılır. Miras bırakanın vefatı ile birlikte, geride bırakacağı malvarlığı için, mirasçıların, sırasıyla birtakım işlemler yapması gerekmektedir.
Miras bırakanın ölümü halinde mirasçıları, mahkemeye başvurmak suretiyle kendilerine veraset ilamı verilmesini talep edebilirler. Veraset ilamı için mahkemeye yapılan başvuru çekişmesiz yargı işidir. Yani hasım göstermek mümkün değildir. Sadece hukuki bir sonuç ortaya çıkması için mahkemeden talepte bulunulur. Noterden de mirasçılık belgesinin düzenlenmesi talep edilebilecektir.
Mirasçıları tarafından reddedilmeyen mirastan dolayı mirasçıların bazı sorumlulukları söz konusudur. Türk Medeni Kanunu’nun 641’inci maddesine göre mirasçılar murisin borçlarından sadece tereke malları ile değil, aynı zamanda tüm şahsi malvarlıklarıyla sınırsız ve müteselsilen sorumludurlar.
Türk Medeni Kanun’a göre mirası reddetmemiş mirasçılar murisin vergi borçlarından müteselsilen sorumlu olmalarına rağmen, Vergi Usul Kanunu (VUK)’na göre mirası reddetmemiş mirasçılar murisin vergi borçlarından müteselsilen değil, miras hisseleri oranında sorumludurlar. Ancak bu sorumluluk mirasçıların tüm malvarlıklarıyla sorumlu olmasını ifade eder. Murise ait vergi borçları vergi dairesi tarafından mirası reddetmemiş mirasçılar adına miras hisseleri oranında ayrı ayrı hesaplanarak tebliğ edilir.
a) Gelir Vergisi Beyannamesi
Mirası reddetmemiş mirasçılar ölüm tarihinden itibaren, VUK’nun 164 ile 168’inci maddeleri gereğince 1 ay; aynı Kanun’un 16’ncı maddesi gereğince ise, ek 3 aylık bir süre ile birlikte toplam 4 ay içerisinde ilgili vergi dairesine hem ölüm olayını bildirmek hem de ölen kişinin gelir vergisi beyannamesini vermek zorundadır. Nitelim GVK’nun 92. maddesi uyarınca da ölüm olayının gerçekleşmesi halinde mükellefe ait yıllık gelir vergisi beyannamesinin ölüm tarihinden itibaren 4 ay içinde verilmesi gerektiği öngörülmüştür.
Ölüm olayının vergilendirme dönemi bitmiş ve buna ait beyanname verme süresinden sonra gerçekleşmesi halinde mirası reddetmemiş mirasçılar hem geçmiş takvim yılına ait gelir vergisi beyannamesini hem de takvim yılı başından ölüm tarihine kadar olan döneme ait gelir vergisi beyannamesini, ölüm tarihinden itibaren 4 ay içerisinde vermek zorundadırlar.
b) Diğer Beyannameler
Mükellefin ölümü halinde KDV, geçici vergi ve muhtasar beyannamelerinin mirasçılar tarafından ne zaman verileceği konusunda vergi kanunlarında özel bir düzenleme yapılmamıştır.
Diğer yandan Vergi Usul Kanunu’nun 164’üncü maddesinde ölümün işi bırakma hükmünde olduğu belirtilmiştir. Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 41/4’üncü maddesinde ise, işi bırakan mükelleflerin katma değer vergisi beyannamesini, işin bırakıldığı tarihi izleyen ayın 20. günü akşamına kadar vermeleri gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Bu düzenlemeler ışığında gerek KDV beyannamesi gerek Muhtasar beyannamenin özel bir düzenlemeye yer verilmemesi nedeniyle mirasçılar tarafından normal beyanname verme zamanından itibaren üç ay içinde verilmesi ve verginin ödemesinin ise beyanname verme süresi içerisinde gerçekleştirilmesi gerekir (VUK md.112).
Öte yandan VUK.’nun 372. maddesinde yer bulan “cezaların şahsiliği ilkesi” gereğince, mirasçıların murisin vergi cezalarından sorumlulukları söz konusu değildir.
c) Veraset ve İntikal Vergisi Beyannamesi
Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu’nun 5’inci maddesine göre veraset tarikiyle veya ivazsız bir tarzda mal iktisap eden şahıs veraset ve intikal vergisi mükellefi sayılmıştır. Aynı Kanun’un 9’uncu maddesinde ise, mükelleflerin beyanname verme süreleri belirlenmiştir. Buna göre veraset yoluyla intikal durumlarında:
- Ölüm Türkiye’de gerçekleşmiş ise, mükelleflerin Türkiye’de bulunmaları halinde ölüm tarihini takip eden dört ay içinde, mükelleflerin yabancı bir memlekette bulunmaları halinde ölüm tarihini takiben altı ay içinde;
- Ölüm yabancı bir memlekette gerçekleşmiş ise mükelleflerin Türkiye’de bulunmaları halinde ölüm tarihini takip eden altı ay içinde, mükellefler ölenin bulunduğu memlekette oldukları takdirde ölüm tarihini takip eden dört ay içinde, mükellefler ölenin bulunduğu yerin dışında başka bir yabancı memlekette oldukları takdirde de ölüm tarihini takip eden sekiz ay içinde;
veraset ve intikal vergisi beyannamesi verilmesi gerekmektedir.
Mirası reddetmemiş mirasçıların bu beyannameyi süresi içinde vermemeleri halinde ise, beyannamenin verilmemesinden kaynaklanan hukuki yaptırımlardan sorumlu olacakları tabiidir.